Ekin Beril Official Website

NEW sıngle
OUT NOW

NEW sıngle
OUT NOW

NEW Vıdeo
OUT NOW
Ekin Beril ilk albümü “Dualite” ile müzikseverlerin karşısında!
On bir şarkıdan oluşan “Dualite”, dinleyicileri eğlenceli ve sorgulayıcı bir yolculuğa davet ediyor.
Dijital platformlar üzerinden dinlemek için: Spotify
Albümün çıkış parçası “Uzayın Dibi” için Utku Kemal Durmaçalış yönetmenliğinde çekilen video klibi YouTube üzerinden izleyebiliriz.
“Dualite” albümündeki tüm şarkıların söz ve bestesi Ekin Beril’e aitken,
albümün prodüksiyonunu Caner Anar (Playjoy) ve Ekin Beril birlikte,
İstanbul' da ki stüdyolarında gerçekleştirdiler.
Mix, Emre Nişancı tarafından Berlin' de, Mastering ise Oslo' da ki Propeller Mastering stüdyolarında Chris Sansom tarafından gerçekleştirildi.
Albüm,
dualite evrenindeki gerçekliği sorgulamak için çıkılan zihinsel bir yolculuğu anlatıyor.
Bundan 6 milyon yıl önce,
çok uzak bir galakside, uzayın en dibinde yaşayan kahramanımız,
kendine gerçeklik hakkında birtakım sorular soruyor
ve her soru onu ve bilincini değiştirmeye başlıyor” diyerek anlatıyor
ve albüm boyunca “İyi-kötü, güzel-çirkin, doğru-yanlış, var-yok…
Tüm bu kavramlar göreceliyken,
tek bir gerçeklikten söz edilebilir mi?”
sorusunun derinliklerine iniyor.
Albümde bulunan şarkılar:
Dualite
Uzayın Dibi
Deli Bir Rüya
Petrichor
Ercüment
Ha Ha
Biraz Sussana
Sakin
Zaman II
Bükülür Galaksiler
Hiç Olmasak

Bu albüm, dualite evrenindeki gerçekliği sorgulamak için çıkılan, zihinsel bir yolculuğu anlatıyor.
Bundan 6 milyon yıl önce, çok uzak bir galakside,
uzayın en dibinde yaşayan kahramanımız kendine gerçeklik hakkında birtakım sorular soruyor
ve her soru onu ve bilincini değiştirmeye başlıyor.
Sonunda kendinden eser kalmayınca sorulardan da kalmıyor.
Gerçekliğe bir pencere açılıp kapanıyor.
DUALİTE
Savaş olmasa barış kavramından söz etmezdik.
Karanlık olmasa, ışığın varlığından haberimiz olmazdı.
Bildiğimiz her şey zıttı ile var.
Bu nedenle tüm verileri, algısal olarak, iki uçtan birine kategorilendiriyoruz.
İyi- kötü, güzel- çirkin, doğru-yanlış, var-yok…
Tüm bu kavramlar göreceliyken, tek bir gerçeklikten söz edilebilir mi?
O zaman bildiğim hiçbir şey aslında bildiğim gibi değil.
Hangisi doğru kafaya takardı. Hangisi yanlış?
Bu evren bile dualiteyle vardı
Savaşmıştı barışı bulmaya
Öbürü de yoktu biri olmadan
Peki ya kendisi burda neredeydi
Belki de hepsi de sadece bir denemeydi
İnsanı öldüren de bu meseleydi
Oyunsa eğer bu, kesin körebeydi
Bul bulabilirsen cevabı
Gözlerin kapalı ve gerçek saklı...
Yaşım neredeyse 30 olacak dedi
Baktığım açıyla bildiğim de değişti
Hiçbir zaman bulamadım doğru ne demekti
Söyle bana sorunun cevabı neydi
“Emin olamazsın soruların boşa
Emin olamazsın doğruya yanlışa
Emin olmazsın ne yaparsan yap
Emin olamazsın”
E emin olmazsam ne anlamı vardı düşünmenin?
Zaman bir göstergesi miydi değişmenin?
Bir hafızadan ibaret miydi beyin?
Yalnızca izliyor muyum bu geleceği?
Yo yo olamaz!
Bu şekilde kocaman bir sıfırım o zaman?
Doğru olamaz!
Bi deyişle yok olan bir adamım o kadar...
UZAYIN DİBİ
Belki de gerçekler bildiğim tüm bu kavramların ötesindedir.
“Kendine edindiğin tüm yargıları unutturabilir misin?”
Hiç utanmadan.
Götür beni uzaklara.
İçindeki tuzaklara düşelim
Senin Yasaklarını deleyim.
Ah!
Dönüştür beni bir uyduya
Yörüngenin hizasına geleyim
Gidelim buralardan
İçimdeki alçak.
Geride tutar beni
İki adım atsam
Çözülür ayağım elim
Kaça kaça olmaz
Hemen alışsak iyi
Gittikçe hızlansa
Burası uzayın dibi
Unutalım en baştan ta ki en sona
Geçmiş düşerse yakamızdan gelecek de başlar
Bir anda ay ay ay çıkarız bu savaştan
Kaçır hadi aklımı
Gördür bana yıldızlar
DELİ BİR RÜYA
Bazen rüyalar da tıpkı gerçek gibi.
Üç saniye de sürse yıllar geçmiş gibi hissettirebiliyor.
Geçmişte gerçekten yaşadığımız olaylar ise, çoğu zaman, ancak bir rüya kadar aklımızda kalıyor.
İçinde yaşadığımız bu hayat da daha henüz uyandığımız bir rüya olabilir mi?
Dün uyandım. Portakalı aldım ve soydum. Başucuma koydum.
Kapattım gerçeği. Bugün uyandım. Geride kaldım. Yeni bir gün ama ben kaçırdım her şeyi.” Daha derine dalıp uyansam
Ve bu kez inansam” diyip uyandım ama tuhaftı.
Değişiyordu gerçek. Dedim:
“Bir yol olsa denerim
Oysa bir tek orda
Esir olmaktan beterim
Orda deli bir rüya
Esip son dakka giderim
Gezip durmaksa kaderim
Esir olmaktan beterim
Orda deli bir rüya”
Bir rüyaymış. Uykudaydım kendime doğru. Bu yüzden de zordu. Kapattım gerçeği.
Her gün uyandım. Geride kaldı. Yeni bir gün ama ben kaçırdım her şeyi.
“Daha derine dalıp uyansam ve bu kez inansam” diyip uyandım ama tuhaftı.
Nereye vardı gerçek? Dedim:
“Bir yol olsa denerim
Oysa bir tek orada
Esir olmaktan beterim
Orda deli bir rüya
Esip son dakka giderim
Gezip durmaksa kaderim
Esir olmaktan beterim
Orda deli bir rüya”
PETRICHOR
Edindiğimiz tüm veriler bizim gerçekliğimizi yaratıyor ve yansıtıyorsa:
Hayat bir yanılsama mıdır?
Her şeyi mahvettiğin bir anda bile,
kaybedecek bir şeyin kalmayışının verdiği bir huzur bulunması bu yüzden midir?
Bu gece uykumda
Hepsini anlat bana
Nasıl karıştı bir anda
Veremiyorum karar
Söyledim yalanlar kendime
İzleri üzerimde kazılı
Gerçeği anlat bana
Söyledim her şeyi nasıl mahvettiğini sözlerin
Belki de istedim sarf ettiğini
Hepsini anlat bana
Hiç mutlu olunur mu kaybederken gerçeğini?
Hiç suçlu olunur mu affedersen kendini?
ERCÜMENT
Erdemli, adil, iyi davrandığımızda neden mutlu hissederiz?
İnsan olmanın bunlarla özel bir bağı mı vardır?
Ah Ercüment bulut kadar hafifim!
Senin gibisi olmaz, bulunmaz!
Ercümentim
O an seni görünce
Ercümentim
Başım döner gibi olsa ah! sarılsak
Ercümentim bulut kadar hafifim!
Ercümentim senin gibi birisi olmaz, ah bulunmaz!
Seninle ben olduğum gibiyim
Her gün yeniden doğduğu gibi batar da güneşlerim
Seninle ben bulduğum gibiyim
Soruyu sorduğum gibi yerini bulduğum
Seninle ben gider geliriz yalnızlığa
Değişirken her şeyimiz aydınlığa
Ercümentim
O an seni görünce
Ercümentim
Başım döner gibi olsa ah! sarılsak
Ercümentim bulut kadar hafifim!
Ercümentim senin gibi birisi olmaz, ah bulunmaz!
HA HA
Sürekli aynı bilinç düzeyinde kalabilmek mümkün mü?
Aklımın en tepesine çıkıp, ipleri elime alabilir miyim?
Derim tam oldu ters gider
Bir anda der bir dur
Yetmez senin boyun
Dalgalarla savaşırken düşme yüzü koyun
Gider mi bu düşünceler
Derler dikkat et de bu sefer
Kaçırma
Utanmadan çıkmak için kendi karşına
Sakın ha
Kaçırma
Ama ben zorla, zorla
Alıcam hepsini ne varsa orda
Çıkıcam aklımın en tepesine
Bırakıp kendimi bu boşluğa
BİRAZ SUSSANA
Kötülük nedir?
İyilik ve kötülük tanımlarımızı bilinç seviyemiz belirliyorken;
Senin gördüğün şeyin farkında bile olmayan birine kızabilir misin?
Kötülük kavramı da bir yanılsama mıdır,
yoksa bazı insanların gerçekten vicdanı mı yok?
Diyor bu böyle olmaz
Onlara hiç güven olmaz
Ben olmasam hiçbir şey
Yerli yerinde durmaz
Öyle değilmiş böyle biriymiş
Benim gibisini görmemiş hiç
Hep doğruyu söylemiş
O özelmiş bir ben zevksiz
O ayıkmış, bu ayıpmış
O bulmuş da biz kayıpmış
Eskisini özlemiş, yeniler hep bi görmemiş
Haklısın hiç düşünmedim senin gibi
Fikrilerin hep vasat ve bağnaz
Kalmışlar orta çağdan
Cahil hiç utanmaz derler
Bilgisi değil eksiği
Sanmasıdır kendini kurnaz
Biraz sussana bebeğim! Biraz sussana
Döndüm sabır taşına
İçini örtsene bebeğim! Ne var ve yok bitirdin
Umrumda değilsin
İndir o parmağını. İstemiyorum yalanlarını
Suçlu desen değil, peşinde hep iyiliğin
Arada da eder yemin. Sonra der hep ben dedim
Ektiğin o öfkeyi çıkarıp da versem geri
Biraz yok olsana bebeğim!
SAKİN
Bir karmaşa çoğalıyor! Ne varsa birbirine katıp.
Tıpkı güneş doğmadan önceki en karanlık an gibi, düğümün çözülmeden önceki en karışık hali...
Tamamen değişip yeni bir sen olana kadar büyüyen bir karmaşa.
Yeniden inşa olmak için önce eskisini yıkmak gerekir.
Her değişimin öncesi kaos değil midir?
Giderek karışıyor ne varsa birbirine
Bir karmaşa
Bulanıyor gibi
Bir girdabın içindeyim
Habersiz
Sen söylerken inanasım geliyor her şeye
Bir aldanma
İkimize bulaşıyor
Bir yanlışın içindeyiz
Habersiz
Sakin durduğuma bakma
Bitmeyen bir kavga yaşanıyor içimde
Ve beynimin uzaylarında bir gemi
En uzaklardaki yeri arıyor hiç durmadan
Bu karmaşa çoğalıyor ne varsa birbirine katıp
Bu karmaşa beni de yutucak ve kusucak bizi yakın
İçimde bir karadelik olsa
Geri geri sarsa kelimeleri
İçimde bir karadelik olsa, ikimizi yutsa
Geri geri sarsa bu gezegeni
ZAMAN II
Hayatımız boyunca, anların içinden, kendimizi izliyoruz ve her şey devamlı değişiyor.
Özgürlüğünü arayan insan için; değişmemek mi delirmemek mi daha zor?
İzledim seni defalarca bir andan
Defalarca bir anda savrularak
Gizledim seni defalarca bir yandan
Defalarca bir anda savrularak
Geçip duran zaman yalan
Elimde olmadan delirdim anla
Bozuk gibi takıldım hep bir anda
Değişmiyor hiçbir şey zamanla
BÜKÜLÜR GALAKSİLER
Çok geç artık sen ve ben ayrı kalamayız!
Bazı anlar var. İnsanı tamamen değiştirir. Her şey öylesine açık görünür ki sanki zaman durmuş gibi ... Sonsuz. Mesela ilk görüşte aşk!
İnsan bu milisaniyelik anlar için mi yaşar?
Belki de diğer tüm anlar bu küçük anlara hizmet ediyordur.
Belki de zıtlıklarla biz beraberken süper gücüzdür!
Hazırım ben istiyorsan eğer
Ne gerekiyorsa yapalım
Şansa güven olamaz
Bırakırsak ona için ucunu
Elimizden kaçar gider
İkimiz için küçük bir ihtimal bile yeter
Çünkü çok geç artık sen ve ben ayrı kalamayız
Değişti bütün evren
Sen ve ben yan yanayken bir başkayız
Sen ve ben süper gücüz biz birlikteyken
Bükülür galaksiler aniden
Alışırım ben istiyorsan hemen
Ne gerekiyorsa yaparım
Şansa güven olmaz
Bırakırsam ona ipin ucunu
Elimizden kaçar gider
İkimiz için küçük bir ihtimale de değer
Çünkü çok geç artık sen ve ben ayrı kalamayız
Değişti bütün evren.
Sen ve ben yan yanayken bir başkayız
Sen ve ben süper gücüz!
Biz birlikteyken bükülür galaksiler anide
HİÇ OLMASAK
Peki ya hiç olmasak nasıl olurdu?
Gerçek diye bildiğimiz tür kavramları unutmadan hiçliği hayal edebilir misin?
Bir kez hiç değilse
İkimiz baş başa olsak
Sonra her şey dursa
Seninle o anın içinde yok olsak
Hiç olmasak
Son kez bile değilse de geleyim
Dursak öyle baksan
Her şey dursa
Seninle o anın içinde yok olsak
Hiç olmasak
Dursa sonunda ve yarın olunca uyansak
Hiç olmasak
Ekin Beril
Official
Turkey Artist
Official Nord
Tukey Artist
''Dualite'' Albüm Müzik Prodüksiyon
Söz ve Müzikler : Ekin Beril
Müzik Prodüksiyon : Caner Anar (Playjoy) & Ekin Beril
Kayıtlar : EBM Studio ( İstanbul )
Mix : Emre Nişancı ( Berlin )
Mastering : Chris Sansom ( Propeller Mastering ) ( Oslo )
Akustik Gitar, Ukulele , Elektronik Perküsyon, Back Vokaller : Ekin Beril
Analog Synthesizer,Elektronikler, Davul ve Perküsyonlar : Ekin Beril & Caner Anar
Bas Gitar, Synthbass, Tuşlular , Back Vokal ( 10 ), Elektro Gitarlar : Caner Anar
Elektro Gitar : Mertcan Büktel ( 6 )
''Uzayın Dibi'' Müzik Video
Yapımcı: EBM
Yapım: Mevzulab
Uygulayıcı Yapımcı: Sertaç Selvi
Yönetmen: Utku Kemal Durmaçalış
Görüntü Yönetmeni: Firar Güney Kayran
Sanat Yönetmeni: Elif Öner
Yardımcı Yönetmen: Damla Çelikel
Işık Şefi: Sezgin Keriş
Set Amiri: Enes Ortaykuyu
Steadicam Operatörü: Deniz Arslan
Kostüm: Ecem Düyen
Saç&Makyaj: Simden Taş
Kurgu: Utku Afacan
Color Correction: Ciwan Zengin
CGI: Çağkan Domurcuk
Thanks to Dirty Cheap Creative
Equipments used on Album / Albümde kullanılan ekipmanlar
Arturia Mini Brute analog synthesizer
Nord Drumpad 3
Rode K2 tube Microphone
Rode NT1 Microphone
Rode S1 Microphone
Shure SM7B Microphone
Arturia Audiofuse Advanced Audio Interface SPL Creon
Audio Interface Sennheiser HD 25
Headphones Audio Technica / ath-m50x Headphones
Korg MS20 Synthesizer
Roland JX-3P programmable preset polyphonic synthesizer
UniversalAudio - LA 610 MKII preamp
Arturia V Collection 6
Arturia Drumbrute
Roland TR8 Drum machine
The equipments are powered by Compel / Ekipmanlar Compel ( Compel ) tarafından desteklenmektedir.
Ekin dove into the music at an early age and won several local competitions for
her vocals while performing with the bands she has formed.
She attended law school in Istanbul, Turkey after starting her life in Çanakale, Turkey in 1993.
While studying, she continued her music career by taking part in stage projects,
making cover videos and voice over work for commercials.
The cover videos she prepared in her own home started getting many views and shares
and in a short time she reached hundreds of thousands of followers,
and soon after she opened her own YouTube page.
The videos she prepared using a wide range of equipment and instruments were viewed millions of times. Putting her own spin on Turkish and English hits made her a unique example in growing musical landscape of Turkey, opening the way for many other homemade musicians and artists.
Within the list of projects she has taken part in are, the duet “Kime Diyorum”
she has done with Sertab Erener who has long taken her place in the top of music charts in Turkey,
and partaking in the promotional event in London for the movie
“The Greatest Showman” alongside the likes of Hugh Jackman, Zac Efron, Zendaya, and Keala Settle and other social media influencers.
Ekin, who has collaborated with brands abroad and at home to create new and
unique shares in the fields of promotion, video, and music,
has stood out among many social network sensations.
She continues her work between Turkey an Europe through the music & production company and
studio she opened in Istanbul Turkey.
As one of only 2 musicians in Turkey to be selected by Nord brand for sponsorship,
all performance and recording equipments such as
Ableton, Rode, and Arturia are provided by "Compel" company.
Singles and EPs